Yusuf Darıyerli

Yusuf Darıyerli
Türkiye
Panayır

Fotoğraflara bakarken, fotoğrafçının gözlerinin ve ruhunun bize ödünç verildiğini hisseder, sahibine ait otobiyografik izler barındırdığını düşünürüm. Panayır fotoğrafları benim zihnimde, Jorge Amado’nun “Çocukluğum anavatanımdır” ifadesinde vurguladığı gibi, güzel çocukluk anılarıyla dolu çocukluk dünyamı canlandırır. Panayır büyükler için olduğu kadar, en çok da çocuklar içindir; birlikte coşkuyla eğlenmek, havaya savrulmak, özgürlüğü hissetmek, harçlığını sonuna kadar tüketmek, doğayla daha çok iç içe olmak demektir. Renkli, parıltılı bir yaz etkinliği olan panayırlar, özellikle televizyon öncesi dönemde, alışveriş ve eğlence anlamında kasabalara hayat katardı… Ne yazık ki modern yaşam arayışıyla beraber vahşi bir yapılaşmaya teslim edilen, yeşil alanları alabildiğine kısıtlanmış şehirlerimizde geniş açıklıklara, festival ve panayır alanlarına yer yok. Günümüzde, ancak taşranın derinliklerinde, kısmen de olsa panayırları görebilmek mümkün. Bu çalışmayla beraber peşinde olduğum şey, panayırın değişmeyen özü ve en çok da “toprak, çimen ve gökyüzü arasında olmak” duygusudur.

Özgeçmiş: 1958’de Düzce’de doğdu. Boğaziçi Üniversitesi, Bilgisayar Programcılığı bölümü ve Anadolu Üniversitesi İktisat Fakültesi mezunu. 1990’larda amatör olarak fotoğrafla ilgilendi. 2000 yılında tüm zamanını fotoğrafa ayırmaya karar verdi. Serbest fotoğrafçı olarak çalışmakta, belgesel nitelikli fotoğraf projeleri yürütmektedir. 2002 – 2007 yılında Panayır adlı sergisini çeşitli kurumlarda sergiledi. 2010 yılında “Az Kısalt! – İstasyon Berberi Cavit” ile 2014 yılında Fotoİstanbul kapsamında “Taşra Fısıltıları” sergilerini açtı. 2008 yılında Ağustos Yayınları’ndan Panayır-The Country Fair, 2017 yılında ise İlke Kitap’tan Yular adlı kitapları çıktı.